Önceki başlık :: Sonraki başlık |
Yazar |
Mesaj |
siddharha Sebil-i Sübyan
Kayıt: Dec 07, 2006 Mesajlar: 55 Nerden: istanbul
|
Tarih: Pzr Arl 27, 2009 5:01 pm Mesaj konusu: TANRININ GEOMETRİSİ |
Mesaj: #1 |
|
TANRILAŞTIRILMIŞ MADDESEL ANTİKORLARIN EBEDİYETİNDE BU BİR TÜKENİŞ
İNSAN OĞLU ADEMLE ÇIRIL ÇIPLAK YERSİZ YURTSUZ PİÇ AYNI ZAMANDA
BİZ TOPRAKTAN BÜTÜN DÖKÜLDÜK YAPIŞTIRILDIK ETİMİZE ADETA
VE ATMOSFER İŞTE BİZ DÜŞÜYORUZ GENE O YERSİZ ÜRPERTİ
KANIMIZI ISITAN BU DOĞA NE KADAR DA YAŞLI AYNI ZAMAN DA ÖFKELİ
Kİ BİZ YAĞMUR TOPLARIZ AVUÇ DOLUSU BAK ELLERİMİZ BEYAZ
UZAK BİR MİL KADAR GÖVDEMİZDEN DÜŞÜYORUZ BOYNUMUZA
DÜNYA SİYAH GİYİSİLİ BİR ADAMI DÖVÜYOR DURMADAN
İŞTE TOPRAK O KUTSAL NİTELİĞİMİZİN HİÇLİĞİNDE BİRLİĞİMİZİ TOPLUYOR
ÜÇ AKŞAM GÖRÜNDÜ İLERİDE NEDİR Kİ AKŞAM AKŞAMI AKŞAM YAPAN ŞEY
YANİ BİR KADIN NE KADAR YAŞAR ACILARI OLMADAN
ACILAR YAŞLI BİR ÇOCUĞUN DÜŞLERİNDEN DÖKÜLÜYOR BÜYÜMEKTE OLAN
VE ÇOĞALDIKCA DOĞA HÜKMEDİYOR ÇOĞALDIKÇA DOĞADAN
TANRILAŞMIŞ ELLERİMİZ AYAKLARIMIZ
YOKTAN VAR OLUYORUZ
VAROLDUKÇA YOKTAN
YİTİK ÇAN DA BİR SES KENDİSİNE DÖNÜK ADAMLAR GEÇİYOR DUVARIMDAN
FAHİŞE BİR BÜYÜCÜ ASASINI KUŞANIYOR GECENİN O MAVİ SİSİ YANAĞINDA
ELİ BIÇAKLI TURUNCU AY GÖĞÜN ÜSTÜNDE KAPI SESLERİ DUYULMAKTA
AĞZIMIZIN İÇİNDE KEMİRDİĞİMİZ NEDİR ZAMANLA AZALMAKTA
TANRI VAZGEÇİLMİŞ BİR ZAFERİN YENİLGİSİNİ KUTLAMAKTA
CENNET HENÜZ İŞLENMEMİŞ BİR GÜNAHLA KAPANMAKTA
İNSANLAŞTIRILMIŞ TOPRAK DAHA DEĞİL
İNSAN TOPRAKLAŞTIRILMAYA İNANMAKTA
yükseliyorum yeryüzünden ağır bir boşluk bırakıyorum ardımdan
ardımdan bir ses çığlık çığlığa bir ses çoğaldıkça yanımdan
ölümün beyaza sürülmüş yüzüne bakın iki beden aralığından
bu bir sesmidir bir yüzmüdür bir yankı belkide yükselen gök aralığından
düşmek üzereyim üzerine aç avuçlarını inmek için sırtından
inmek için doğmak rahminde yeniden bacak aralığından
tenini tenime sür sen olayım aslım asıl sensin yansımandan
ey görünüş anlıyorum seni bir yerinden hiç anlamadığımdan
toprak suya düşer irkil tanrı bir tek sen yapamadığından
ebediyet nedir sorgularım kendimi bir ben olamadığımdan
et ete değince su üşür anlarım ten kayar içimde duramadığımdan
koşarım hızlı adımlarla dünyada bir dünya bulamadığımdan
eğerim göğü rüzgar yürür ardımda tek bir hizadan _________________ MENDAŞELA HAYVANAT BAHÇESİ
GÜZEL VATANIM MALTA
|
|
Başa dön |
|
|
Sponsor Linkler
|
Tarih: Google ve Sponsor Baglantilari Mesaj konusu: Sizde bu bölüme reklam verebilirsiniz ! |
: # |
|
|
|
Başa dön |
|
|
siddharha Sebil-i Sübyan
Kayıt: Dec 07, 2006 Mesajlar: 55 Nerden: istanbul
|
Tarih: Pzr Arl 27, 2009 5:05 pm Mesaj konusu: |
Mesaj: #2 |
|
içime düşüyorum
içime düşüyorum bin fit yükseklikteki düşlerimden
uyanmadan önce
içime düşüyorum
içimin .n. haliyim duraksız yürüyorum
içime düşüyorum
uyumadan önce
içime düşüyorum gören varmı
bin fit yükseklikten
içime düşüyorum
ölmeden önce
içime düşüyorum
kımıldamadan önce
içimin .n. haliyim
içimin ölü haliyim
içime doğru düşüyorum
ağlamadan önce
beynimin içinden
içime düşüyorum
korkularım içinden
içime düşüyorum
dünya kımıldamak üzere
içimin bin fit yüksekliğinde dünya
dünya içime düşüyorum
sen uyumadan önce
içime düşüyorum
içimin .n. haliyim
uyanmamak üzere
içime düşüyorum
ağlamadan önce
beynimin içinden
içime düşüyorum
içime düşüyorum
içimin .n. haliyim
uyanmamak üzere
içime düşüyorum _________________ MENDAŞELA HAYVANAT BAHÇESİ
GÜZEL VATANIM MALTA
|
|
Başa dön |
|
|
siddharha Sebil-i Sübyan
Kayıt: Dec 07, 2006 Mesajlar: 55 Nerden: istanbul
|
Tarih: Pzr Arl 27, 2009 5:06 pm Mesaj konusu: |
Mesaj: #3 |
|
bu sabah kapılarımı aralıyorum dünyaya doğru açılan
öne düşürüyorum boynumu sola eğik ağır bir düş kırılgan
bir sancı elimde tuttuğum içimde uykumu uyandıran
ezan sesleri çığlık çığlığa bir çocuğun ağzından
yedi yüz yaşında ki ağaç çocuklarını düşürdü kucağından
yeryüzü ıslık çalmakta kulak veren bir çocuktan
içindeyiz koşamadık henüz saplandık bataklığından
yeni bitiyoruz daha topraktan toprak olduk gök ayrıldı sudan
yüksek yerin altı göğün üstü yüksek düşerim kımıldamaktan
korkunç efsunlu gecenin rehaveti terim ıslaklığından
ölü balıklarım vurur kıyınıza geçerim ağızlarınızdan
bir yankıyım ki ağzımda kendi sesinden korkan
ne varsa sokak sokak duyulur bir ses yitik dünyadan
bir insan ne zaman isterse ölür bir insan büyür doğadan
yeni başlayan sonlar için yeni biten başlangıçlardan
düşün önce karanlık daha yakın sabaha siyahtan
evrenim dört kollu keserim ellerimi uzarım kollarımdan _________________ MENDAŞELA HAYVANAT BAHÇESİ
GÜZEL VATANIM MALTA
|
|
Başa dön |
|
|
siddharha Sebil-i Sübyan
Kayıt: Dec 07, 2006 Mesajlar: 55 Nerden: istanbul
|
Tarih: Pzr Arl 27, 2009 5:08 pm Mesaj konusu: |
Mesaj: #4 |
|
TANRIYLA KONUŞMA.......1.BÖLÜM
ebediyetinin rahminde büyüttüğün etinim ben
hücrelerimi çoğaltıyorum daha çok öldürmen için
cennetinde çocukların dövdüğü kanayan rahmin
içinde binlerce ben
vurdukça tekrar ve tekrar dirilen
yaratıcım bu ellerim ayaklarım zaten senin
bedenimi parçalayıp gömüyorum avuçlarına
adımlarından daha uzağım bin mil kadar
ruhum yüksekliğinden düşmek üzere
ne güzel şey labirentlerinde kaybolmak
ölmekle öldürülmenin tam ortasında
birliğinle bütünlüğüme çok az kala
onlar bilmezler ki
ne yer bilir yer olduğunu
ne de gök
savaşımız dünyanın kollarını kesmek için bir an önce
ahiretin sularımızın biraz altında
havayı görüyorum evet
ince uzun boylu
görmek istediklerim karşımda
ya düşünmek istediklerim
beynim ile aklım arasında düşüyorum
güzel sonlarım var hepimiz için
çocukların bile göremediği rüyalarda
en hakikisinden oyuncak insanlarım var
ölmemek için direnmeyen
sonsuzluk değilmiydi
bize çok yakın ama uzak görünen
sonsuz neresi
bu aklım bu gövdem
nerde olduğumuzu düşünmüyorum
nerdeyim
nerdeyiz
nerdesiniz _________________ MENDAŞELA HAYVANAT BAHÇESİ
GÜZEL VATANIM MALTA
|
|
Başa dön |
|
|
siddharha Sebil-i Sübyan
Kayıt: Dec 07, 2006 Mesajlar: 55 Nerden: istanbul
|
Tarih: Pzr Arl 27, 2009 5:09 pm Mesaj konusu: |
Mesaj: #5 |
|
TANRIYLA KONUŞMA...2...BÖLÜM..
ellerimi uzatıyorum dokunuşa doğru
ilk varettiğin canlı ademden önce
kurak topraklarında kıyametin
asası ayaklarından küçük büyücü
bak bu ellerimiz avuç içlerimiz sana doğru
açılır ruhumuzun iki odalı pencereleri
düşlerimizin uzaklığı kadarız kendimize
nerde durduğumuz kimin umurunda
kapanır avuç içlerimiz yüzümüze doğru
dünya bu varolma hırsı neden
yaratılmamış çocukların elleri ayaklarısın
tanrım adaletini arıyorum
insanların haketmediğin kötü şeyler söylüyor
maddeci bir inanışın küçük şeytanlarıyız
yaratıyorum kendimi binlerce kez
eski şeklimi tüketerekten azalıyorum
ölümü nesneleştiriyorum
benzetemiyorum fakat hiç bir şeye
azalıyorum gittikçe
bir yarım kalıyor dünyaya düşen
yaratıyorum kendimi binlerce kez
her dafasında daha da çoğalıyor içimdeki şeytan
dünya bu yokolma hırsı neden
öldürülmüş bir çocuğun ellerisin ayaklarısın
tanrım mucizelerini bekliyorum _________________ MENDAŞELA HAYVANAT BAHÇESİ
GÜZEL VATANIM MALTA
|
|
Başa dön |
|
|
siddharha Sebil-i Sübyan
Kayıt: Dec 07, 2006 Mesajlar: 55 Nerden: istanbul
|
Tarih: Pzr Arl 27, 2009 5:10 pm Mesaj konusu: |
Mesaj: #6 |
|
ZAMANLA ARAMIZDA OLAN
soğuğun üzerine giyiniyorum bedenimi kar kalınlığım altı santim
bıçaklarını bileyen dilenciye çarpıyorum
afedersiniz
şu köşe başı hala bir kaldırımı yükseltiyor enine doğru
lambalarını yakıyorum bir bir odaların
ne görmek ne görünmek için
bilmek ve bilinmek için
soğuğun üzerine giyiniyorum ellerimi
ilk yaz sabahını hatırlıyorum çok eskiden bildiğim
sevgili dostlarım bugün içeride
içerisi çok içeride
içerdeyim
dışarısı dışarıda
çok dışarıda
işte ölüm o an sanki neşeli bir çocuğun biriktirdiği bozuk paralarla eş değer
üzerime giyindiğim ölümü soğuğun sağ alt köşesine yerleştiriyorum
ne vardı zamanla aramızda olan
kısa mesafeleri uzatıyorum
anlaşılamamak ne kötü dünyada
soğuğun altına giyiniyorum düşüncelerimi
az önce çarptığım dilenciye aldırmadan yürüyorum
bıçaklarını bilemiş kınına asmış çoktan
işte ölüm o an sanki yüzünü dökmüş bir çocuğun cebinde birktirdiği zamanla eş değer
anlamamak ne kötü insanları
ne vardı zamanla önümüzde duran
sahi ne vardı
üzerimden çıkardığım soğuğu iliştiriyorum
hiç bir şeye _________________ MENDAŞELA HAYVANAT BAHÇESİ
GÜZEL VATANIM MALTA
|
|
Başa dön |
|
|
siddharha Sebil-i Sübyan
Kayıt: Dec 07, 2006 Mesajlar: 55 Nerden: istanbul
|
Tarih: Pzr Arl 27, 2009 8:46 pm Mesaj konusu: |
Mesaj: #7 |
|
zaman. içinde..oluşan. benler
zaman daraltıyorum seninle olan yokluğumu
ağır ağır içinde pembeleşen sonunum ben
faydasız biliyorum
yollar yapıyorum kağıtlardan
yürüdüğün yolları daraltıyorum
soluğun ayaklarımın ucundan düşüyor
faydasız biliyorum
kımıldamak istiyorum yerimden
bu aynadaki ölgün yüz kimin
sararmış göz kapakları iyiden iyiye
hareketediyorum daralan zaman içinde
öncesiyim ben yaşanan zamanın düzlüğünde
ölümdür başlangıcım başka bir dünya biçiminde
yaşayan değil yaşanan bir dünya içimde
beklemek
içimde zamanla oluşan yokluğum
bekletiyorum kendimi zaman içinde
çıldırmak üzereyim
çıldırmak için
zaman benim içimde hareket eden
küçük fahişem
zaman azaltıyorum seninle olan boşluğumu
hep yok olmak
hiç olmamak için
yaşam artık sonundayım
yeni başlangıçlar için
yeni sonlar için
zaman
azalıyorum seninle birlikte
azalıyoruz
yeni sonlar
yeni başlangıçlar için _________________ MENDAŞELA HAYVANAT BAHÇESİ
GÜZEL VATANIM MALTA
|
|
Başa dön |
|
|
siddharha Sebil-i Sübyan
Kayıt: Dec 07, 2006 Mesajlar: 55 Nerden: istanbul
|
Tarih: Pzr Arl 27, 2009 8:48 pm Mesaj konusu: |
Mesaj: #8 |
|
ÜÇGEN
bugün sabahın yedisi
ölülerini topluyorum tanrıların
ölümün durduğu yerde tutuyorum zamanı
ölümüm zamanın bir adım gerisinde
dünyanın devamı için dua ediyorlar
kalanlar ölenlerin yerine
zaman yaşlı
kimbilir kaç yaşında
ne kadar yaşar
ölüm o bilinmez uzunluk
zaman ölümün önünde duran devamlılık
bugün akşamın yedisi
ölülerini sayıyorum tanrıların
ölümün olmadığı yerde tutuyorum zamanı
ölümüm zamanın bir adım önünde
herşey sonraya kalsın diyorum
sonraya en sonraya
dünyanın bu ihtiraslı şehvetini unut
yaşamak saçlarını kestirdi çoktan
ve hiç bir rüzgar geri dönmüyor artık
ölüm o çözülmez ikilem
zaman ölümü çözümleyen denklem
kalanlar onlar tanrının yitirdikleri
ölenlere gülüyorlar oysa
sayılmayacak kadar çoklar
toplanacak kadar geliyorlar
durmadan geliyorlar
üstümü örtmek için artık çok geç
dünya
bu alçak sesimi işit
ölüm zamandan kalanların korktuğu
zaman ölümden olanların korktuğu
dünya bu varolmayan
sesimi işit _________________ MENDAŞELA HAYVANAT BAHÇESİ
GÜZEL VATANIM MALTA
|
|
Başa dön |
|
|
siddharha Sebil-i Sübyan
Kayıt: Dec 07, 2006 Mesajlar: 55 Nerden: istanbul
|
Tarih: Pzr Arl 27, 2009 8:48 pm Mesaj konusu: |
Mesaj: #9 |
|
bakmak güzel
göğüslerine bakmak güzel
bacak aralarına
akşam maviliğinde
ter kokan ağzını ağzımda solumak
bir elma kıvamında
saçlarını tutmak güzel
bu yalnızlık sonrasında _________________ MENDAŞELA HAYVANAT BAHÇESİ
GÜZEL VATANIM MALTA
|
|
Başa dön |
|
|
siddharha Sebil-i Sübyan
Kayıt: Dec 07, 2006 Mesajlar: 55 Nerden: istanbul
|
Tarih: Pzr Arl 27, 2009 8:49 pm Mesaj konusu: |
Mesaj: #10 |
|
Ölümümü uğurluyorum
kahverengi umutlarımı uğurluyorum
yollar ne kadar uzaksa
taşlarımın ağırlığı kadar yaptıklarım
düşlerimin ardında büyüyen korkularım
siz susmaktan korkun asıl
o kadar yoktunuz bile
benim kadardınız
ne çabuk çoğaldınız
işte tam buradayım
ölümümün durduğu yerde
benimle yaşlanan yalnızlığım
artık yeter
yüreğim pembeleşinceye kadar yakılıyor
etim acıyor
farkındayım olanların
yaşam,
artık seni sorgulamıyorum.
ölümü uğurluyorum.
ölüm biliyorum ki durduğum yerdesin
taşlarımın atıldığı kadar uzaktayım _________________ MENDAŞELA HAYVANAT BAHÇESİ
GÜZEL VATANIM MALTA
|
|
Başa dön |
|
|
siddharha Sebil-i Sübyan
Kayıt: Dec 07, 2006 Mesajlar: 55 Nerden: istanbul
|
Tarih: Pzr Arl 27, 2009 8:50 pm Mesaj konusu: |
Mesaj: #11 |
|
kaldırır eşyalarını bir oda içinde olmayışı
tanımsayışı mısır tanrısını
beyaz bir kağıtla neler yaptı
mavi sarı oldu
kırmızı mor
bir çok şey düşündü o sırada
yeşil dedi yeşil kedilere
yeşil şimdi kahve rengi
bilmedi
bilseydi belkide
kimse böylesine sevmezdi
kedileri
sesleri geliyor sesleri
ruhların tanrılara ayaklanışı
gidip gidip dönsede gün
beklese rüzgar
az kalsa çok az
şöyle üç gün kadar
kapı kapı dolaşıp
kapı kapı hep kapı
ses verse bir yerinden şiir
kapı kapı hep kapı
ıslığını çalsalar mesela
kızsa şöyle adam akıllı
ve dese
kapı kapı hep kapı _________________ MENDAŞELA HAYVANAT BAHÇESİ
GÜZEL VATANIM MALTA
|
|
Başa dön |
|
|
siddharha Sebil-i Sübyan
Kayıt: Dec 07, 2006 Mesajlar: 55 Nerden: istanbul
|
Tarih: Pzr Arl 27, 2009 8:52 pm Mesaj konusu: |
Mesaj: #12 |
|
ben yaşamım ölümden dünyaya uzanan
en yukarılara uzanıyorum en aşağılardan
ben yeryüzüyüm dünyaya uzanan
evrimini tamamlamamış ayaklarınım
elleriyim düşüncelerinin
yok olmak üzereyken bulunan
gözlerinim uzağı görmekten sıkalan
klometreler taşıyorum dünyadan
önüme eğil yüzünü göster
geceden biri çıplak biri giyisili koşarak
geceden biri suskun biri konuşkan koşarak
geceden biri kadın biri erkek koşarak
bütünlemeler oluşturuyorum gündüzümle
en aşağılara uzanıyorum en yukarılardan
ben gök yüzüyüm dünyaya uzanan
görüntüsü suretinden küçük bir kadın eğiliyor önüme doğru
diz kapaklarını sürtüyor yeryüzüme
yüzü koyun uzanıyor toprağıma
en aşağılara uzanıyorum en yukarılardan
ben hücreleriyim rahminin ahiretine uzanan
sabahtan biri çıplak biri giyisili yorularak
sabahtan biri suskun biri konuşkan yorularak
sabahtan biri kadın biri erkek yorularak
bölünmeler oluşturuyorum insanlarıma
en aşağılardan uzanıyorum en aşağılardan
ben yaşamım ölümden dünyaya uzanan _________________ MENDAŞELA HAYVANAT BAHÇESİ
GÜZEL VATANIM MALTA
|
|
Başa dön |
|
|
siddharha Sebil-i Sübyan
Kayıt: Dec 07, 2006 Mesajlar: 55 Nerden: istanbul
|
Tarih: Cum Oca 01, 2010 2:54 pm Mesaj konusu: |
Mesaj: #13 |
|
dudaklarında benim sesim
ellerimle ayaklarımın mesafesi kadarız birbirimize
uzak çığlıklar biriktiriyoruz altı delik kumbaramızda
ölüm diyoruz bize en yakın en sıcak en içten olan
yollarımız bir bütünlüğü bölebilecek kadar ayrık
içindeyim beyaz kurbağalarını sayıyorum
çok eski bir defterim ben
sayfalarımın arasında kapı sesleri
evet bu sensin
bu ellerin
bu boynun mavi gövden sıcacık
yazdan kalma turuncu ay
yüzüne benzeyen bütün yalanlara kanıyorum
teninde düş yorgunluğum
ben etini öpmekten hiç sıkılmadım
gri dudaklarında benim sesim
ellerin sabahlara karanfil büyüten köylü bir kadın
dallarım sonbaharını beklemekte
bak bu ellerim parmak uçlarım
yüzüm boynum
artık biliyorumki
ruhum cennetinin en kutsal yerinde
düşlerimin en aptalıyım ben
sonbaharda açıyorum kırmızı gözlerini
ilk kıyamete dek
tanrı bugün en aptal aramızda olan
ölümümü çağırmaktayım
kemiğim etim ben
ellerinle ayaklarımın mesafesi kadar
yakınız kendimize _________________ MENDAŞELA HAYVANAT BAHÇESİ
GÜZEL VATANIM MALTA
|
|
Başa dön |
|
|
siddharha Sebil-i Sübyan
Kayıt: Dec 07, 2006 Mesajlar: 55 Nerden: istanbul
|
Tarih: Cum Oca 01, 2010 2:55 pm Mesaj konusu: |
Mesaj: #14 |
|
kaldırır eşyalarını bir oda içinde olmayışı
tanımsayışı mısır tanrısını
beyaz bir kağıtla neler yaptı
mavi sarı oldu
kırmızı mor
bir çok şey düşündü o sırada
yeşil dedi yeşil kedilere
yeşil şimdi kahve rengi
bilmedi
bilseydi belkide
kimse böylesine sevmezdi
kedileri
sesleri geliyor sesleri
ruhların tanrılara ayaklanışı
gidip gidip dönsede gün
beklese rüzgar
az kalsa çok az
şöyle üç gün kadar
kapı kapı dolaşıp
kapı kapı hep kapı
ses verse bir yerinden şiir
kapı kapı hep kapı
ıslığını çalsalar mesela
kızsa şöyle adam akıllı
ve dese
kapı kapı hep kapı _________________ MENDAŞELA HAYVANAT BAHÇESİ
GÜZEL VATANIM MALTA
|
|
Başa dön |
|
|
siddharha Sebil-i Sübyan
Kayıt: Dec 07, 2006 Mesajlar: 55 Nerden: istanbul
|
Tarih: Cum Oca 29, 2010 11:57 pm Mesaj konusu: |
Mesaj: #15 |
|
ayak üstü selamlaşmalar
ragıf amcaydı aslında
telefonu icad eden
ilk o konuşmuştu
biri varmışcasına
biri yokmuşcasınada
sustu
masumca ve katilce
fırlattı telefonu yere
atladı sonra yeşil bir denize
boğulduğunu sandı bir çok gemi
oysa tutmuş yakasından denizi
al demiş şunları
baka kalmış deniz
ürkmüş
verdiği bir karanfil
bir şiir üzerine
ragıf amcaydı
karanlığı bulan
aydınlığı buldu sonra
ve tanrıyı bulana kadarda yaşadı _________________ MENDAŞELA HAYVANAT BAHÇESİ
GÜZEL VATANIM MALTA
|
|
Başa dön |
|
|
psYchotic-eYes Septist Material
Kayıt: Oct 17, 2004 Mesajlar: 2218 Nerden: Eskisehir
|
|
Başa dön |
|
|
siddharha Sebil-i Sübyan
Kayıt: Dec 07, 2006 Mesajlar: 55 Nerden: istanbul
|
Tarih: Sal Şub 02, 2010 10:10 pm Mesaj konusu: |
Mesaj: #17 |
|
tespitin çok doğru devrik cümleler kuruyorum pek yeni bir akım olduğunu söyleyemeyiz türkiyede 48 de edip cansever yaptı soyut öyküsel modern şiir
çok etkilendim yazdıklarından o kadar etkilendim ki bir ara sürekli olkuyordum bu sayede şiire olan bakışımda değişti soyut şiirler yazmaya başladım
o dönem çok tepki çekmişti bu akım saçma bile denmişti ben saçma olduğunu düşünmedim hiç...
farklı şeyler yazmaya çalışıyorum bütünlünü bozmadan ifadelerle imgeler kullanarak yazmaya devam okumaya değer bulduğun için sağol _________________ MENDAŞELA HAYVANAT BAHÇESİ
GÜZEL VATANIM MALTA
|
|
Başa dön |
|
|
siddharha Sebil-i Sübyan
Kayıt: Dec 07, 2006 Mesajlar: 55 Nerden: istanbul
|
Tarih: Sal Şub 02, 2010 10:12 pm Mesaj konusu: |
Mesaj: #18 |
|
bakmak güzel
göğüslerine bakmak güzel
bacak aralarına
akşam maviliğinde
ter kokan ağzını ağzımda solumak
bir elma kıvamında
saçlarını tutmak güzel
bu yalnızlık sonrasında _________________ MENDAŞELA HAYVANAT BAHÇESİ
GÜZEL VATANIM MALTA
|
|
Başa dön |
|
|
siddharha Sebil-i Sübyan
Kayıt: Dec 07, 2006 Mesajlar: 55 Nerden: istanbul
|
Tarih: Sal Şub 02, 2010 10:13 pm Mesaj konusu: |
Mesaj: #19 |
|
yeni bir hikayeye başlıyorum yarım kalan öykülerden toplanarak bütünlenen
en basiti yağmuru yeniden yağdırmak göğü delen alev sesinle
ölmeyen bir kahraman olmak düşünde
ıslak gözlerinden indirdiğin
kurak topraklarıma yedirdiğin bir damla
bir nehir gözlerinde büyüttüğün
tenha bir sokağım yalnızlaşıyorum yokluğunla
açık bir kapı gövdemden kapanmak üzere
ellerini aç dünya birazdan düşecek avuçlarına
ölü meleklerimi uyandırıyorum sessizlğinde
yaşam bak işte yoksun bir düşte vardın önce
bir düşte bölünerek çoğalan
bir düşte
bir düş
fakat ağarlaşan
bu senmisin tenin bir rüzgarı ardına takarak koşturan _________________ MENDAŞELA HAYVANAT BAHÇESİ
GÜZEL VATANIM MALTA
|
|
Başa dön |
|
|
siddharha Sebil-i Sübyan
Kayıt: Dec 07, 2006 Mesajlar: 55 Nerden: istanbul
|
Tarih: Sal Şub 02, 2010 10:14 pm Mesaj konusu: |
Mesaj: #20 |
|
VAKİT YOK ÖLÜMÜN KİRLİ YÜZÜNÜ GÖRMENİN DEHŞETİNDE GÖZLERİMİZ
ELLERİNİN DIŞINDA KALAN YARIM YAMALAK BİR YAŞAMIN ZAMAN İKİNDİSİYİM
NEREYE BAKSAM O KARARTI GÖZLERİMİ KÖR EDEN
ŞİMDİ NEREYE BAKSAM GÖZLERİN ÇARPIYOR TENİME
RÜZGARIN UĞULTUSUNDA SESİNİ DUYUYORUM
VAKİT ÖLÜMÜN KİRLİ YÜZÜNÜ YEŞİLE BOYAMA DA
ŞİMDİ KİME DOKUNSAM SEN OLUYOR
ZAMAN AKLIMIN KARASULARINDA
KALSA ELLERİNDEN BİRAZ KALSA
SAÇLARINI GETİRSE BEYAZ RÜZGARLAR
ŞİMDİ KİME BAĞIRSAM SEN OLUYORUM
KENDİMLE ALDATIYORUM BEDENİNİ
İHANETİMİN ÇIPLAKLIĞINI TENİNLE GİYDİR
ZAMAN BİRAZ KALSA ZAMAN
BİR BOŞLUĞU YAKIYORUM ŞİMDİ BİZİMLE BERABER
BİR BOŞLUK YANLARIMDA
ZAMAN KALSA SENDEN BİRAZ KALSA _________________ MENDAŞELA HAYVANAT BAHÇESİ
GÜZEL VATANIM MALTA
|
|
Başa dön |
|
|
|